Скачать презентацию GENEL İLETİŞİM 5 ve 6 HAFTA SÖZSÜZ İLETİŞİM Скачать презентацию GENEL İLETİŞİM 5 ve 6 HAFTA SÖZSÜZ İLETİŞİM

genel_iletisim_5._hafta.pptx

  • Количество слайдов: 40

GENEL İLETİŞİM 5. ve 6. HAFTA SÖZSÜZ İLETİŞİM GENEL İLETİŞİM 5. ve 6. HAFTA SÖZSÜZ İLETİŞİM

 • İnsan bedenini kelimeleri kontrol ettiği gibi kontrol edemez. Bedenimiz olaylara veya durumlara • İnsan bedenini kelimeleri kontrol ettiği gibi kontrol edemez. Bedenimiz olaylara veya durumlara karşı çok daha kendiliğinden tepkiler verir. • Gerçek duygu ve düşüncelerimizi kelimelerin ardına gizlememiz mümkündür ama, beden dilimizi gizlememiz çoğu zaman mümkün değildir. • İyi bir dinleyici, iletişim kurduğu kişinin yalnız söylediklerinin değil; yüzü, eli, kolu ve bedeniyle yaptıklarının da ayırdına varır.

 • Sözel olmayan iletişim; kelime kullanmadan yapılan iletişim; bireyin ses kullanmadığı zamanlarda ortaya • Sözel olmayan iletişim; kelime kullanmadan yapılan iletişim; bireyin ses kullanmadığı zamanlarda ortaya çıkan iletişim biçimi, başka birinin de anlamları kavraması için kişilerin yaptığı her şeydir. • Dolayısıyla, beden dili, yüz ifadesi, giyim kuşam, çevresel faktörlerin iletişimdeki etkisini tanımlayan ve açıklayan bir disiplin gibi yaklaşım ve tanımlarla karşılaşmak söz konusudur. • Sözsüz iletişimin önemli işlevleri vardır. Bunlardan birincisi; • Sözsüz iletişim yoluyla bir takım anlamlar iletilebilir. Örneğin yakamıza taktığımız rozetle mesleğimizi, başımızı sallayarak bir görüşü onayladığımızı, dostumuzun elini tutarak onu sevdiğimizi ifade edebiliriz. • İkinci işlevi ise; sözlü iletişimin desteklenmesi, onun akıcılığına katkıda bulunmasıdır.

 • Konuşan kişi yüzünü ve bedenini kullanarak sözlü anlatımı destekler. Dinleyen ise, sergilediği • Konuşan kişi yüzünü ve bedenini kullanarak sözlü anlatımı destekler. Dinleyen ise, sergilediği yüz ve beden ifadeleri ile konuşana geri bildirim verir. Bu sırada konuşan kişi, karşısındakinin söylediklerini anlayıp anlamadığını ya da sıkılıp sıkılmadığını onun davranışlarından tahmin etmeye çalışır. • Sözlü iletişim unsurlarından iki tanesi kişiler arası iletişimde önemli rol oynar. • Göz kontağı ve vücutla yönelme.

İnsanlar sözsüz iletişimi şu nedenler ile kullanır. • Sözcüklerin sınırlılığı vardır. • Sözsüz işaretler İnsanlar sözsüz iletişimi şu nedenler ile kullanır. • Sözcüklerin sınırlılığı vardır. • Sözsüz işaretler güçlüdür. • Sözsüz mesajlar daha inanılır ve güçlü olurlar. • Karmaşık mesajları göndermede yardımcı olacak ayrı bir kanala ihtiyaç vardır.

Sözsüz İletişimin Özellikleri • Kişilerarası yüze iletişimde düşünceler sözlü, duygular ise sözsüz dil ile Sözsüz İletişimin Özellikleri • Kişilerarası yüze iletişimde düşünceler sözlü, duygular ise sözsüz dil ile anlatılır. Öyle ki beden diliyle verilen mesajlar insanlarla anlaşmada en temel araç niteliği taşır. • Beden, ses ve sözcüklerin «tavırsal iletişime» katkıları yüzdesel olarak; Beden dili %60, ses %30 ve sözcükler %10 etkilidir. • Bu sonuçlara göre sözcüklerin etkisi zannedildiği gibi yüksek değildir, beden dili ise mesajın iletilmesinde en etkili öğedir.

Sözsüz iletişimde kullanılan kodların ortak özellikleri • İletişimsizliği imkansız kılma: Aynı ortamda bulunan kişiler Sözsüz iletişimde kullanılan kodların ortak özellikleri • İletişimsizliği imkansız kılma: Aynı ortamda bulunan kişiler konuşmasalar da değişik türde mesaj akışı olur. Davranışlar, giyim kuşam, yüz ifadeleri hatta suskunluk biçimleri, örneğin kişilerin statüleri, karşılıklı ilişkileri ve duyguları hakkında bilgi aktarır. • Konuşma dilinin duyguları dile getirmedeki sınırlılığı sözsüz iletişimle çoğu kez aşılmaktadır. Duygusal konuşmalarda daha çok mimiklere ve jestlere başvurulur. Bakışlar, dokunuşlar, uzak duruşlar, el, kol, baş sallamalar birçok sözden daha iyi biçimde duygu aktarır.

 • Kişiler arası ilişkilerin tanımlanması ve belirlenmesinde sözsüz iletişimin önemli katkısı vardır. İlişkileri • Kişiler arası ilişkilerin tanımlanması ve belirlenmesinde sözsüz iletişimin önemli katkısı vardır. İlişkileri tanımlama ve belirlemede kişinin yakın ya da uzak duruşu, giyimi, ses tonu gibi sözsüz iletişim öğeleri, onunla ilişkimizi belirlememize yardımcı olur. • Sözsüz iletişim, sözel iletişimin içeriği hakkında bilgi verme özelliğine sahiptir. Yani sözlü mesajın yorumlanmasına ipucu verir.

Sözsüz İletişimin İşlevleri Tamamlama İşlevi • Sözsüz öğelerin sözel iletiyi tamamlama ve etkisini arttırma Sözsüz İletişimin İşlevleri Tamamlama İşlevi • Sözsüz öğelerin sözel iletiyi tamamlama ve etkisini arttırma işlevi vardır. Ses tonu, yüz ifadesi, el/kol hareketleri, insanlar arası mesafe hep sözel iletiyi tamamlar. Çelişme/Yalanlama İşlevi • Bazı zamanlar sözel iletilerimizle sözsüz iletilerimiz birbiriyle çelişebilmektedir. İstemeden ancak kendimizi tutamadığımız için güldüğümüz ya da bize göre gülünecek bir şey olmamasına karşı, karşımızdakine ayıp olmasın diye gülmek zorunda kaldığımız durumlar.

Tekrarlama İşlevi • Tekrarlama işlemi tamamlamadan farklıdır. Sözel iletiyi vurgulama ya da açık hale Tekrarlama İşlevi • Tekrarlama işlemi tamamlamadan farklıdır. Sözel iletiyi vurgulama ya da açık hale getirme işlevi vardır. Örneğin kahvehanede iki çay isterken çaycı sizi duysa bile sözlü olarak söylemenin yanında bir de elinizle iki işareti yaparsınız. Ya da birisine «gel» derken aynı zamanda elinizle gel işareti yaparsınız. Düzenleme İşlevi • Genellikle bir sözel diyalogu düzenlemek için işler. Birinin ses tonundaki düşüş konuşmanın sona geldiğini hatırlatır. Buda iletişimde taraflar arasında bir sıra düzenlemesi imkanı verir.

Sözün yerini alma işlevi • Sözün yerini alma işlevi bazı nedenlerden ötürü sözel iletişimin Sözün yerini alma işlevi • Sözün yerini alma işlevi bazı nedenlerden ötürü sözel iletişimin sözsüz iletişime dönüştüğü durumlarda söz konusu olur. Bir arkadaşınız sizi utandıracak bir anıyı diğer arkadaşınıza anlatmak üzereyken siz anlatma diyemez ama kaşlarınızı kaldırır ya da işaret parmağınızı dudaklarınızın önüne getirirsiniz. Vurgulama işlevi • Sözlü iletilerde önemli bir noktayı vurgulamak için kullanılır. Örneğin iyi bir konuşmacı, konuşmanın önemli bir noktasında önce ya da sonra bir süre duraklar veya dikkat çekmek ve vurguyu artırmak için masaya elini vurur, sesini birden yükseltir. Resmetme İşlevi • Sözlü kelimelere eşlik eder ve vurgu ile ekleme yapar. Elle kaçan balığın büyüklüğünü gösterme gibi.

Sözsüz İletişim Türleri 1. Beden Dili • İletişimde söylediğimiz şeyler kadar söylemediğimiz şeyler de Sözsüz İletişim Türleri 1. Beden Dili • İletişimde söylediğimiz şeyler kadar söylemediğimiz şeyler de önemlidir. Konuşurken duygu ve düşüncelerimizden farklı konuşabilir, ancak konuşmadığımız zamanlarda beden dilimiz konuşmaya devam eder. • Beden dili hareketlerini altı grup altında toplayarak inceleyebiliriz. Beden duruşu, baş hareketleri, gözler, yüz ifadeleri, el, kol ve bacak hareketleri, oturma şekilleri.

1. 1. Beden Duruşu • Kişinin bedensel duruşu, içinde bulunduğu durum hakkında bilgi verir. 1. 1. Beden Duruşu • Kişinin bedensel duruşu, içinde bulunduğu durum hakkında bilgi verir. Beden duruşuna bakarak, kişinin iç dünyasıyla, duygu ve düşünceleriyle ilgili ( güvensiz, kararsız, utangaç, ilgisiz, kırgın vb. ) fikir sahibi olabileceğiniz gibi, kişilerin grup içindeki vücudunu yönlendiriliş biçimlerine bakarak da birbirleriyle olan iletişimleri hakkında ipuçları elde edebiliriz. • Merkezimiz açık, kapalı, saldırgan veya uysal olabilir. • Ayakta durarak ve yüzümüzü dönerek iletişimde bulunduğumuz kişiye karşı açık bir merkez oluştururuz. • Ceketimizi veya yeleğimizi düğmeleyerek, kollarımızı kavuşturarak, iskemleye tersinden oturarak veya karşımızdaki kişiyle yüze değil de omzumuzun üzerinden konuşarak merkezimizi kapatırız.

 • Göğsümüz dışarıda, omuzlarımız geride ve çenemiz dışarıdayken merkezimiz saldırgandır. • Omuzlar kısılıp • Göğsümüz dışarıda, omuzlarımız geride ve çenemiz dışarıdayken merkezimiz saldırgandır. • Omuzlar kısılıp aşağı düşünce ise merkezimiz uysaldır. Ayakta duruş şeklinde olduğu gibi, kişinin oturuş esnasında bedeninin aldığı biçim, onun iç dünyası hakkında fikir verir. • Omuzların düşük olması yorgunluk ve bıkkınlık, omuzların dik olması ve göğüslerin dışarıda olması kendine güven mesajı verir. • Dik bir oturuş, güven, canlılık ve hayat enerjisi ifadesidir. Çökük bir oturuş ise çekingenliği ve kişinin azalmış hayat enerjisini gösterir. • Bedenin yanındaki kişiye eğilmesi tahmin edilebileceği gibi o kişiye duyulan bir ilginin işaretidir. Aksi yönde eğilmek ise duygusal veya zihinsel olarak uzaklaşmayı ifade eder.

1. 2. Baş Hareketleri • Karşıdaki konuşurken sık başın hafifçe aşağı yukarı hareket ettirilmesi 1. 2. Baş Hareketleri • Karşıdaki konuşurken sık başın hafifçe aşağı yukarı hareket ettirilmesi ona, dinlediği ve anlaşıldığı hissi verir. Ya da başın iki yana sallanması, söylediklerini onaylamadığı, kabul edilmediği anlamına gelir. • Baş yukarı doğru döndürülmüş ise üstünlük gösterir. Aşağı doğru ise, uysallık ya da boyun eğmedir. • Başınız başkaları çizgisi ekseninde dönükse, anlaşma duygusu yansıtır. İletişim kurduğunuz kişiden başka bir yana dönükse, bu bir anlaşmazlık işaretidir.

A – Baş dik ve düz şekilde. Duygularımız konusunda nötr bir tavır. B – A – Baş dik ve düz şekilde. Duygularımız konusunda nötr bir tavır. B – Baş bir yana doğru hafifçe eğiliyor. Kişi konuyla ilgilenmeye başladı. C – Tavrın olumsuz, eleştirel ya da yargılayıcı. D – Karşıdaki kişi konuşmanız esnasında başını arkaya doğru atıp elinde ki bir şeyle ilgileniyorsa, örneğin elindeki kalemle oynuyorsa, gözlüğünü çıkarıp hareket ettiriyor ya da ağzına götürüyorsa konuyla ilgilenmeye başladı ve vakit kazanmaya çalıştığı anlamına gelir. E – omuzlar düşük, el çenenin altında, çene kavranarak tutularak dinleme, içinde bulunduğu durumdan sıkıldığı anlamına gelir. F – kişi konuşurken, baş hafifçe öne eğik ve kısa sürelerle el ağız önünde bariyer oluşturuyorsa, bu durum kişinin söylememesi gereken şeyleri ağzından kaçırma ihtimaline karşı savunma hali ile ağız koruma tavrı ya da yalan söyleme eğilimi olduğunu gösterir. G – Baş hafif yana eğik halde ensesini birkaç kez arkaya kaşıyarak sizi dinleyen ya da konuşmaya başlayan, sizinle aynı fikirde olmayan vücut tepkisi anlamına gelir. H – El çene altında, parmak uçları ya da tırnaklar dişlerin arasında ise, kişi kendini güvensiz hissediyor veya kaygılı olduğu şeklinde yorumlanabilir.

1. 3. Gözler • Göz teması, bakış ve süresi, gözbebeklerinin büyüklüğü/küçüklüğü, göz kırpma şekli, 1. 3. Gözler • Göz teması, bakış ve süresi, gözbebeklerinin büyüklüğü/küçüklüğü, göz kırpma şekli, göz sulanması vb. önemli derecede bilgi kaynağıdır. • Gözler çoğunlukla refleks olarak tepki verdiği için onlara müdahale edemeyiz. Bu nedenle iç dünyamızı yansıtan en önemli sözsüz iletişim aracıdır. ( gözler kalbin aynasıdır. ) • Göz teması kendine güven göstergesidir. Az göz teması güvensiz bir imaj ortaya çıkarır, aşırı göz teması ise bakış şekline bağlı olarak hayran ya da saldırgan izlenimi bırakır.

 • Kişinin ruh hali ve tavrı olumludan olumsuza veya olumsuzdan olumluya geçerken gözbebekleri • Kişinin ruh hali ve tavrı olumludan olumsuza veya olumsuzdan olumluya geçerken gözbebekleri küçülür veya büyür. A – Heyecanlanan birinin gözbebekleri normal boyutundan dört katına kadar çıkabilir. Tam tersine, kızgın olumsuz bir ruh hali gözbebeklerinin minik olmasına yol açar. B – Karşımızdaki kişiyle konuşurken onun gözleriyle alnı arasındaki bölgeye bakıyorsak bu «iş bakışı» olarak adlandırılır. Kişiye karşı resmiyet duyduğumuz ve onun da bize karşı öyle davranması gerektiğini işaret eder. C – Gözlerle ağız arasında kalan bölgeye bakılmasına «sosyal bakış» denir. Samimi, sıcak sohbetlerde göze çarpar. Günlük hayatta en çok kullanılan bakıştır. D – Bakış gözlere ve çenenin altından kişinin vücudunun diğer bölgelerine doğru olan bakış ise «mahrem bakış» olarak adlandırılır. E – ilgi veya saldırganlık iletmekte kullanılır. Hafif kalkmış kaşlar ve bir gülümsemeyle ilgi anlamına gelip flört işareti olarak adlandırılır. «Yan bakış» F – Aşağıya dönük kaşlar, çatık alın veya aşağıya dönük ağız köşeleri, şüpheli, saldırgan veya eleştirel bir tavır anlamına gelir. G – Gözle dışarda bırakma, bilinçsizce yapılır ve o kişinin sizden sıkılması veya artık ilgilenmemesi ya da kendini sizden üstün görmesi nedeniyle sizi görmemeye çalışmasından oluşur.

1. 4. Yüz İfadeleri • Karmaşık ve değişken olmaları nedeniyle yüz ifadelerini anlamak hiç 1. 4. Yüz İfadeleri • Karmaşık ve değişken olmaları nedeniyle yüz ifadelerini anlamak hiç de kolay değildir. • Neredeyse tüm duygu durumlarını sadece yüz mimikleriyle ifade etmek mümkündür.

1. 5. El, Kol ve Bacak Hareketleri 1. 5. 1. Eller Açık avuçlar: Dürüstlük 1. 5. El, Kol ve Bacak Hareketleri 1. 5. 1. Eller Açık avuçlar: Dürüstlük anlamına gelir. Örneğin her iki avucunu da karşısındakine insana açık tutarak «sana karşı tamamen dürüst olacağım» Elleri ovuşturmak: insanın olumlu beklentiler içerisinde olması. Başparmak gösterme: karakter güçlülüğü, ego, egemenlik, üstünlük ve saldırganlık.

A – Avuç içinin aşağıya baktığı durum karşıdakine eşit bir ilişki kurma şansı vermediğinden A – Avuç içinin aşağıya baktığı durum karşıdakine eşit bir ilişki kurma şansı vermediğinden en saldırgan el sıkışma stilidir. B – Eldiven şeklinde el sıkışma, bu hareketi yapan karşısındakine güvenilir ve dürüst olduğu izlenimini vermeye çalışırsa da bu tekniği yeni tanıştığı biri üzerinde kullandığında tam ters etki yapabilir. Eldiven el sıkışı sadece iyi tanıdığınız insanlara yapılmalıdır. C – Ölü balık el sıkışı, kendine ve karşısındakine güvensizlik, iletişim kurmama isteği ve motivasyon düşüklüğünü karşı tarafa iletmenin en kolay yoludur. D – İki el kullanarak el sıkışma, karşısındakine duyulan içtenlik, güven veya hislerin derinliğini belirtmektir. Dirsek kavrama, bilek tutmaktan daha fazla duygu iletirken, omuz tutuşu üst kol kavramadan daha fazla duygu iletir. Bilek tutma ve dirsek kavrama sadece yakın arkadaşlar ve akrabalar arasında kabul edilebilir. F – Omuz tutuş ve üst kol kavrama, karşı tarafın yakın mahrem bölgesine girmek olup vücut teması da içerebilir. Bu hareket sadece el sıkışma sırasında yakın duygusal bir bağ hisseden insanlar arasında kullanılmalıdır. G – Avucun aşağıya bakması gibi gergin kol uzatma da saldırgan bir tavır olup, amacı sizi belirli bir mesafede tutmaktır. H – Parmak ucundan tutma, kendine güven eksikliği. I – Kol çekme hareketi, karşısındakini kendi bölgesine çekme.

Elleri Kenetleme: Kenetlenmiş eller kişinin olumsuz bir yaklaşımı dizginlemeye çalıştığını gösteren bir hayal kırıklığı Elleri Kenetleme: Kenetlenmiş eller kişinin olumsuz bir yaklaşımı dizginlemeye çalıştığını gösteren bir hayal kırıklığı hareketidir. Ayrıca eller yüksekteyse kişinin olumsuz duygularının derecesi arasında bir ilişki olabilir. Yani eller yüksekteyken kişinin kontrol edilmesi konuma göre daha zor olabilir.

Çatı şeklinde eller: Genellikle üst/ast etkileşimi içerisinde kullanıldığını ve kendine güven veya «ben her Çatı şeklinde eller: Genellikle üst/ast etkileşimi içerisinde kullanıldığını ve kendine güven veya «ben her şeyi bilirim» tavrını gösteren bağımsız bir hareket olarak gösterilir. Yüksek çatı, konuşmayı gerçekleştiren. Alçak çatı, dinleyici.

1. 5. 2. Kol Hareketleri Kol kavuşturma: Bir canlının kendisini güvende hissetmediği zaman bir 1. 5. 2. Kol Hareketleri Kol kavuşturma: Bir canlının kendisini güvende hissetmediği zaman bir cismin arkasına sığınması doğal bir korunma davranışıdır. Olumsuz, savunmaya yönelik bir tavırdır ve kişinin kendisini tehdit altında hissetmesinin en açık işaretidir.

1. 5. 3. Bacak Hareketleri • Otururken ayak bileklerini üste koymak, hazır oluşun ve 1. 5. 3. Bacak Hareketleri • Otururken ayak bileklerini üste koymak, hazır oluşun ve öz kontrolün ifadesidir. • Öte yandan bacak üzerine atmak hazır bulunmayışın ve mutabık olmayışın işaretidir. ( duruma göre karşılıklı incelik ve zerafet te olabilir) • Ayak kilitleme hareketi ise neredeyse sadece kadınlar tarafından kullanılır. Bir ayağın üst kısmı savunma tavrını güçlendirmek amacıyla diğer bacağın etrafında kilitlenir ve bu hareketle karşılaştığımız da kadının tamamıyla kabuğuna çekildiğini anlamına gelir.

1. 6. Oturma Şekilleri • Beden duruşu Dik bir oturuş, dik bir duruşta olduğu 1. 6. Oturma Şekilleri • Beden duruşu Dik bir oturuş, dik bir duruşta olduğu gibi canlılık ve hayat enerjisi ifadesidir. Ayrıca kararlılık ifadesi verir. Çökük bir oturuş çekingenliği ve kişinin azalmış hayat enerjisini gösterir. • Kaplanan Alan Bazı insanlar arkalarına yaslanırlar, oturdukları alanın bütününü kaplarlar ve durumdan memnun oldukları, uzun süre o yerden kalkmayacakları izlenimi verirler. Buna karşılık bazı kimseler ise bulundukları sandalye veya koltuğun ucuna ilişirler, bütün ağırlıklarını bacaklarına verirler ve adeta diken üzerinde otururlar ve böylece çekingenliği dile getirirler.

 • Bacak ve Ayakların Kullanılış Biçimi Oturma sırasında ayaklar ve bacaklar yük altında • Bacak ve Ayakların Kullanılış Biçimi Oturma sırasında ayaklar ve bacaklar yük altında olmadıkları için doğrudan herhangi bir görevleri yoktur. Bu sebeple oturan bir insanın bunları kullanması birçok anlam taşır. Bacaklar diz kapağından kırılarak içeriye çekilir ve ayaklar sandalyenin altında tutulursa, bu kişinin bulunduğu ortamdan çok hoşnut olmadığı; söylenmesi gereken bazı şeyleri henüz söyleyemediğini veya söylemek istemediğini gösterir. Ayağın sandalyenin kenarına takılarak veya bazen dolanarak oturulması daha yüksek bir iç gerginliği yansıtır. Oturan kişi geri yaslanmış, eller başın arkasında kenetlemiş ve bacakları da 4 şeklinde kilitlenmişse kişi kendini bulunduğu ortamda üstün hissediyordur. Otururken hazır olma hareketinde ise, omuzlar dik, kaplanan alan çoğunlukla sandalye veya koltuğun ucunda, eller dizleri ya da bacakları kavramış halde, söylenecek konulara ve verilecek görevlere hazır oldukları sinyalini verirler.

 • Oturmak için Seçilen Yer Odaya girildiğinde kapıya en yakın koltuk ve sandalyeye • Oturmak için Seçilen Yer Odaya girildiğinde kapıya en yakın koltuk ve sandalyeye oturanların özgüvenleri düşük kimseler olduğunu, merkeze yakın yer seçenlerin özgüvenlerinin yüksek olduğunu ortaya koymuştur. Ayrıca oturma düzeni de önemlidir.

2. Mesafeler ve Mekanlar Çevremizdeki kişilerle aramızdaki mesafeler ilişkilerimiz hakkında fikir verebilir ve sözsüz 2. Mesafeler ve Mekanlar Çevremizdeki kişilerle aramızdaki mesafeler ilişkilerimiz hakkında fikir verebilir ve sözsüz iletişim işareti olarak değerlendirilebilir. • Mahrem Mesafe Cilt temasından başlayıp bedenimizden 45 santim uzaklığa kadar olan mesafe. Bu alana çocuklar, sevgililer, eşler, en iyi dostların girmesine izin verilir. • Kişisel Mesafe 45 santim ile 120 santim arasında olan mesafe. Kişisel mesafe kısa tutulduğunda konuşulan kişiye istenildiğinde dokunulabilir.

 • Sosyal Mesafe 120 santim ile 2 metre arası. Genellikle resmi ilişkilerde ve • Sosyal Mesafe 120 santim ile 2 metre arası. Genellikle resmi ilişkilerde ve iş hayatında sosyal mesafe kullanılır. • Kamusal Mesafe 2 metreden ötesidir. Burası topluma açık, tanımadığımız kişilerle ayırdığımız iletişim alanıdır.

3. Dış Görünüş • Bir kişinin dış görünüşü, giyim tarzı, kullandığı aksesuarlar, kişisel bakımı, 3. Dış Görünüş • Bir kişinin dış görünüşü, giyim tarzı, kullandığı aksesuarlar, kişisel bakımı, gözlükleri çevresine belirli mesajlar iletmektedir. • Kişilerin dış görünüşüne bakarak onların; ekonomik durumları, eğitim düzeyleri, güvenilirliği, sosyal konumu, kültürel temeli, başarısı, ahlaki değerleri vb. özellikleri hakkında fikir sahibi olmamızı sağlayacak iletişim sinyalleri alabiliriz. • Fiziksel görünüm birbirini hiç tanımayan kişilere olan ilk tutumları olumlu yönde etkileme özelliği olsa bile, diğer özelliklere kıyasla uzun vadeli ilişkileri olumlu yönde etkileme özelliği sınırlı görünmektedir.

4. Renkler • Renklerin insan psikolojisi üzerine yadsınamayacak kadar büyük bir etkisi vardır. Yeşil: 4. Renkler • Renklerin insan psikolojisi üzerine yadsınamayacak kadar büyük bir etkisi vardır. Yeşil: doğanın ve baharın rengidir. Yaratıcılığı körükler. Huzuru ve üretkenliği temsil eder. Güven ve rahatlık verir. Sakinleştirici etkisi vardır. ( Bankalar logolarında çok kullanır güven için ) Kahverengi: Sağlamlık, güvenilirlik, rahatlık, dayanıklılık, basitlik ve dostluğu simgeler. Toprağın yani bereketin rengidir. Gerçekçiliğin, plan ve sistemin rengidir. Kıyafetlerde çok tercih edilmez çünkü pek dikkat çekmez. Kırmızı: Hiçbir renk kırmızı kadar dikkat çekmez. Canlandırıcı, kışkırtıcı ve heyecan verici bir etki yaratır. Tansiyonu yükseltir, kan akışını hızlandırır. Aşkın ve arzunun rengidir. Yorgunluğu artırır ve sinirlerin daha fazla gerilmesine sebep olabilir. Ayrıca iştah açar. Fast food zincirlerinin rengidir.

Sarı: Güneş rengi olduğu için kişinin günlük hayatına hakim olan renktir. Açık sarı huzur Sarı: Güneş rengi olduğu için kişinin günlük hayatına hakim olan renktir. Açık sarı huzur verir. Ayrıca hüzün ve özlemin rengidir. Koyu sarı ise korkaklığı, hastalığı, ihaneti ve aldatmayı çağrıştırır. Turuncu: Sosyalliği ve iyi huyluluğu artıran bir renk olan turuncu, hayatı daha mutlu olarak algılamayı sağlar. Depresyona karşı bir ilaçtır. Neşe ve bilgelik sembolüdür. Mavi: Gökyüzünün ve denizin simgesidir. Görüntü olarak sakinliği ifade etmesine rağmen, geniş alanlarda kullanıldığında kasvetli bir görüntü verir. Yeme içmeyi engellediği için yemek odalarında kullanılmaz. Kan basıncı ve nabız oranını yavaşlatır. Beyaz: istikrarı, devamlılığı ve temizliği simgeler. Nazik, yumuşak, alçakgönüllü ve asil bir renktir. Masumiyet, saflığı ve iyiliği simgeler.

Pembe: yaşam dolu, mükemmel ve enerji veren bir renktir. Sağlıklı olmanın ve daima genç Pembe: yaşam dolu, mükemmel ve enerji veren bir renktir. Sağlıklı olmanın ve daima genç kalmanın ifadesidir. Pembe çekicidir, hünerlidir. Siyah: gücü ve tutkuyu temsil eder. Hırsın da bir ifadesidir. Bizde ve Batı’da siyah matemi simgelerken, Japonya’da mutluluğun simgesidir. Fonda kullanıldığında karamsarlığı çağrıştırır, ışığı yok eder. Konsantrasyonu en çok getiren renktir.

BEDEN DİLİ ÖRNEK İNCELEMESİ BEDEN DİLİ ÖRNEK İNCELEMESİ

 • İSRAİL – AMERİKA – FİLİSTİN LİDERLERİNİN KAPIDAN GEÇME SAVAŞI • Kapıdan önce • İSRAİL – AMERİKA – FİLİSTİN LİDERLERİNİN KAPIDAN GEÇME SAVAŞI • Kapıdan önce geçen bir sonraki geçenin üstünlüğünü kabul etmiş sayılacaktır. • Bundan dolayı Filistin lideri ve İsrail lideri uzun bir süre boyunca birbirlerini itmeye varan davranışlar sergilerler. • Sonuç olarak Amerika adına Clinton gelerek ikisini de kolları arasına alıp içeriye birlikte sokar. Burada Amerika patron benim ve sizler benim himayem altındasınız der.